Türkiye, ılıman kuşakta bulunması, ortalama yükseltisinin ve
topografik engebeliliğinin fazla olması, bitki türü zenginliği gibi pek çok
unsurlarıyla farklı nitelikte yer şekillerin oluşumuna çeşitliliği ve coğrafi
şartları açısından oldukça şanslı uygundur.
Jeolojik, jeomorfolojik, klimatik, hidrografik ve diğer şartlar
dikkate alındığında ülkemizde oluşmuş bulunan çağlayanların neden ve
hangi şartlarla meydana geldiği daha net bir şekilde anlaşılmaktadır.
Ülkemizin fiziki coğrafya özellikleri, yukarıda da kısaca sözü edilen
şartlar nedeniyle çağlayanların oluşmasına uygundur.
Bu çalışmada ortaya konulmaya çalışılan Uçansu Çağlayanları,
bilinen en yüksek çağlayanlarımızdan bir tanesi olması açısından oldukça
ilgi çekici görünmektedir. Örneğin; Dünyadaki önemli çağlayanlardan
Uganda- Victoria : 100 m, A.B.D. – Niagara: 55 m., Finlandiya- İmatra:
25 m. Ülkemizdeki önemli çağlayanlardan, Tortum: 48 m, Kurşunlu : 18
m., Düden : 20m., Manavgat : 4 m. araştırmamıza konu olan Yukarı Uçan Çağlayanı 70 m. ve Aşağı Uçan Çağlayanı da 51.5 m. yükseklikten
düşmektedir.
Bu çalışma ile; güzel ve ilginç bir doğa harikasının sadece bir
potansiyel olarak kalmaması, coğrafi özellikleri ile de tanıtılarak ilgili
insanlar tarafından bilinmesi ve böylece değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Coğrafî sınırları itibariyle Antalya Orman Bölge Müdürlüğü’ne
ait bir alanda yer alan çağlayanlar bazı basılı ve görsel medya organları
ile internet ortamında tanıtılmıştır. Bu güne kadar Antalya, daha çok
denizi, kumu, ormanı, güneşi ve cömertliği sayesine tarihin en parlak
devirlerini yaşamış ve bu yaşantıların kalıntılarını günümüze kadar
taşımıştır.
Bu saha fiziki ve beşeri coğrafyanın birçok unsurunu bir arada
bulundurması açısından oldukça zengin bir alandır. Örneğin: Kozan
Köyü Uçan mahallesinden Bodrum Kaya'nın tepesine kadar devam eden
taş merdivenlerle bu tepenin üzerindeki Roma dönemine ait Pednelissos
kent harabeleri bunlardan biridir.
Uçansu Çağlayanlarının bulunduğu yerde hiç bir konaklama tesisi
yoktur. Şu anda Aşağı Uçansu Çağlayanı’nda özel bir işletmeciye ait
lokanta ve kafeterya hizmeti veren ahşaptan yapılmış bir tesis
bulunmaktadır (Fotoğraf–1). Uçansu çağlayanları ve çevresi tabiat parkı
olma özelliği açısından daha detaylı araştırılmalıdır. Zira bu şekilde
yapıldığı takdir de bu sahanın daha yoğun bir şekilde turizmin hizmetine
sunulması mümkün olabilecektir.
Akçapınar köyünden sonra alternatif yol güzergâhı tespit edilmiş
olup çalışmalar devam etmektedir. Kozan köyünden de çağlayanlara
ulaşım sağlanırsa gelen ziyaretçilerin Bodrum kayadaki tarihi kalıntılar
da görmeleri sağlanabilir. Saha, mutlak surette altyapı hizmetlerinin
tamamlanmasından sonra turizme açılmalıdır. Aksi takdir de yeterli
hizmetler ve koruyucu önlemler alınmadan sahanın turizme açılması,
doğal ve beşeri özelliklerin tahribi anlamına gelecektir.
Türkiye'nin yeni turizm politikası, turizmi sahillerden iç kısımlara
kaydırmayı hedeflemektedir. Uçansu Çağlayanları, hem bu yeni hedefe
uygun hem de yeni bir turistik alan olma özellikleri ile dikkat çekicidir.
Bu alan mutlaka doğa turizmi içerisinde değerlendirilmelidir. Uçansu
Çağlayanlarının eşsiz doğal ve tarihi zenginliklerini en iyi şekilde koruyarak değerlendirmek bizim görevimiz olmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder